Evrenin mizanı, yaradılış bilgisine uygunluk, bütüne uyumluluk üzerine kuruludur. Evren büyük patlama (ilk emir OL) ile başlar. Kıyamet dediğimiz bütünlüğün bozulması ve dağılması ile biter. Aynı evren üzerinde, aynı yasayla, mukayyed sonsuz evren yaradılışı vardır. Matematiksel ifadeyle sayılar sonsuzdur, 1 ile 2 arası da sonsuzdur. Kısaca “ sınırlılık içinde sınırsızlık, sınırsızlık içinde sınırlılık” vardır. Bu bağlamda varlığı ve varoluşu ele alırken kullanacağımız tek referans “Bilgiye uygunluk, bütüne uyumluluk” Evren ve insan: Evren bir bütündür. Yeryüzünde tüm insanlığı kaldırdığımızda, evrenin bütünlüğüne hiçbir zarar gelmediği gibi evren daha da güzel bir yer haline gelmektedir. Uygunluk ve uyum yasasına göre insan, evrenin bir parçası değildir. İnsan, başlı başına ayrı bir yaradılış formatıdır. Evrendeki tüm canlılar kendilerindeki bilgiyle tam bir uygunluk içinde yaşarlar ve bu yaşam evrenin bütünlüğü ile tam bir uyum içindedir ve her an MİZAN üzeredirler. İnsanın yeryüzü macerasında “ ben kimim? burası neresi?” gibi sonsuz sorularla anlam bulma zorunluluğu başlar. İnsan ister bilinçli, ister bilinçsiz, okumak zorunda olan ve her daim okuyandır. Yaradılış bir kitaptır insanda onun okuyucusudur. İnsan asla yazar değildir. Yaradılışı okur, yorumlar ve kendi evrenini inşa eder. Doğru okuma mizanla olur. Uygunluk ve uyum yasasına göre yapılmayan her okuma mizandan uzaklaştırır ya ifrata ya da tefrite sürükleyecektir. Hayat % 90 oranında otomatik yaşandığından, okumalar da %90 oranında otomatik gerçekleşir. İnsan iç iletişim dili olan duygu ve hislerde otomatik olarak ortaya çıkar. Sadece duygu ve hislerimizi mesnet olarak kullandığımızda, mizana uygun olmadığından ortaya bozgunluk çıkacaktır. Örneğin; acil bir iş için çıktığımız yolda trafiğin sıkışıklığı öfke duygusunu ortaya çıkaracaktır. Bu otomatik okuma biçimine kendimizi kaptırdığımızda otomatik olarak bozgunculuk olacaktır. Ya kendimize ya da çevreye karşı. HYDS; insanın anlam bulma serüveninde, mizana uygun doğru okuma yapabilmesi için; yüklerinden arındırmayı, eksik bilgilerini tamamlamayı, bunun sonunda da varlığı, yaradılışı keyifle okuma zevkine ulaştırmayı amaçlar.